Fotodinamik terapi nedir?
Fotodinamik terapi (PDT), fotosensör ya da fotosensör ajanı olarak adlandırılan bir tablet ve özel bir ışık tipi kullanılan tedavi biçimidir. Potosensörler belirli bir dalga boyundaki ışığa maruz kaldıklarında çevrelerinde bulunan hücreleri öldüren bir oksijen biçimi oluşturur.
Her bir fotosensör belirli bir dalgaboyundaki ışık kullanılarak aktif hale getirilir. Bu dalgaboyu ışığın vücut içerisinde ne mesafeye kadar seyahat edeceğini tespit ediyor. Dolayısı ile doktorlar vücuttaki farklı alanları PDT ile tedavi etmek için özel fotosensörler ve belirli dalgaboylarındaki ışığı kullanırlar.
Kanser tedavisinde PDT yöntemi kullanılır?
Kanser tedavisi için PDT’nin ilk adımında kan akışına bir fotosensör ajan enjekte edilir. Bu ajan vücut boyunca bütün hücreler tarafından emilirler fakat kanser hücrelerinde, normal hücrelerinden olduğundan daha uzun süreli olarak kalırlar. Enjeksiyondan 24 ila 72 saat sonra, bu ajan bir çok bölümü normal hücreleri terk etmesine rağmen kanserli hücrelerde kalmaya devam ederken tümör ışığa maruz bırakılır. Tümördeki fotosensör ışığı emer ve çevresindeki kanserli hücreleri yok eden bir çeşit aktif oksijen üretir.
Kanserli hücreleri doğrudan öldürmesine ek olarak PDT’nin, tümörleri iki diğer yolla küçülttüğü ya da yok ettiği görülmektedir. Söz konusu fotosensör tümör içerisindeki kan damarlarına zarar verebilir ve bu yolla kanserin gerekli yapı maddelerini almasına engel olur. PDT aynı zamanda tümörlü hücrelere saldırmak üzere immün sistemini harekete geçirebilir.
PDT’de kullanılan ışık için bir laser ya da farklı kaynaklar kullanılabilir. Laser ışığı ışığı ileten ince fiberlerin kullanıldığı fiber optik kablolar üzerinden vücut içerisindeki bölgelere ulaştırılabilir. Örneğin; fiberoptik bir kablo endoskopi yöntemi ile (endoskop, vücut içerisindeki dokuları gözlemlemek için kullanılan ince ve ışıklandırılmış bir tüptür) kanserli organları tedavi etmek üzere ciğerlere ya da yemek borusuna sokulabilir. Işık-yayan diotlar (LEDs) gibi diğer ışık kaynakları da deri kanseri gibi yüzey tümörlerini tedavi etmek için kullanılabilir.
PDT genellikle ayakta tedavi prosedürü olarak kullanılır. PDT aynı zamanda tekrarlı olarak kullanılabileceği gibi diğer tedavi metodlarından olan ameliyat, radyasyon terapisi ve kemoterapi ile de birlikte kullanılabilir.
Ekstrakorporal fotoferesis (ECP) olarak bilinen tedavi yöntemi, hastanın kan hücrelerinin bir makine yoluyla toplanıp, fotosensörlü ajanla vücut dışında tedavi edilerek ışığa maruz bırakıldıkları ve hastaya tekrar enjekte edildikleri bir PDT biçimidir.
PDT ile tedavi edilen kanser çeşitleri nelerdir ?
Günümüzde FDA (Amerikan yiyecek ve ilaç yönetimi dairesi) yemek borusu kanseri ve küçük olmayan boyuttaki akciğer hücresi kanserinin semptomlarının tedavisi ya da hafifletilmesi için PDT’de kullanılmak üzere porfimer sodyum ya da Photofrin olarak bilinen fotosensör ajanlarının kullanılmalarına onay vermiştir. Porfimer Sodyum yutak kanseri vakasında kanserin yemek borusunu bloke ettiği durumlarda ya da tek başına lazer terapisinin yeterli olmadığı durumlarda semptomların hafifletilmesinde kullanılmak üzere onaylanmıştır. Porfimer sodyum, küçük boyutlu olmayan akciğer hücresi kanserinin tedavisinde bilindik yöntemlerin yeterli olmaması noktasında kullanılır. Aynı zamanda küçük boyutlu olmayan hücreli akciğer kanserinin hava yollarını tıkadığı durumlarda hastaların semptomlarını hafifletmek için kullanılmaktadır.
PDT metodunun yetersiz olduğu durumlar?
Bir çok fotosensörün aktive edilmesi için gerekli olan ışık bir dokunun 1/3 inch (1 santimetre) oranındaki mesafeden daha derine etki edememektir. Bu nedenle PDT genellikle üst yüzeylerde ya da deri altında, ya da iç organların yüzeylerinde bulunan tümörlerin tedavisinde kullanılmaktadır. PDT büyük tümörlerin tedavisinde daha az etkilidir. Çünkü ışık bu tümörlerin içine çok fazla etki edemez. PDT lokal bir tedavi yöntemidir ve genel olarak yayılmış kanser (metastaz) tedavisinde kullanılamaz.
PDT’nin komplikasyonları ya da yan etkileri var mıdır?
Porfimer sodyum tedaviden altı hafta sonrasına kadar hastanın derisini ve gözlerini ışığa karşı hassas hale getirir. Dolayısı ile hastalar doğrudan güneş ışığına ve parlak ışıklara 6 hafta boyunca maruz kalmaktan sakınmalıdırlar.
Fotosensörler tümörler içerisinde toplaşırlar ve harekete geçirici ışık tümör üzerine odaklanır. Bunun sonucunda sağlıklı dokular bu işlemden minimum oranda etkilenirler. Fakat PDT yakında bulunan sağlıklı hücrelerde yanmalara, şişmeye, ağrıya, ya da yaralanmaya sebebiyet verebilir. PDT’nin diğer yan etkileri tedavi olunan bölge ile ilgilidir. Öksürme, yutkunmada zorluk, mide ağrısı, ağrılı teneffüs, ya da nefes kesilmesi gibi olumsuzluklar bu yan etkiler arasında bulunabilir. Fakat bunlar genellikle geçici yan etkilerdir.
PDT’nin gelecekteki yeri nedir?
Araştırmacılar PDT’nin etkisini geliştirmeye ve diğer kanser tiplerini de tedavi etmesine olanak sağlamaya dönük yollar üzerinde çalışmaktadırlar. Beyin, deri, prostat, rahim ve peritoneal boşluk (mide, bağırsak, karaciğer organlarının bulundukları karın boşluğu) kanseri gibi kanser türlerinin tedavisi için PDT kullanımına dönük klinik çalışmalar yoldadır. Diğer bir araştırma daha güçlü, daha özel alanlara yönelmiş kanser hücrelerinin tedavisine dönük olarak fotosensörlerin geliştirmeleri üzerinde odaklandı. Bu fotosensörler derine işlemiş ya da büyük tümörlerin tedavisi için organlara nüfuz edebilen bir ışık tarafından aktive edilirler. Araştırmacılar aynı zamanda araç gereçlerin geliştirimesi ve hareketlendirici ışığın nüfuz menzilinin arttırılması için yollar araştırmaktadırlar.
Referanslar :
1. Dolmans DE, Fukumura D, Jain RK. Photodynamic therapy for cancer. Nature Reviews Cancer 2003; 3(5):380–387. [PubMed Abstract]
2. Wilson BC. Photodynamic therapy for cancer: principles. Canadian Journal of Gastroenterology 2002; 16(6):393–396. [PubMed Abstract]
3. Vrouenraets MB, Visser GW, Snow GB, van Dongen GA. Basic principles, applications in oncology and improved selectivity of photodynamic therapy. Anticancer Research 2003; 23(1B):505–522. [PubMed Abstract]
4. Dougherty TJ, Gomer CJ, Henderson BW, et al. Photodynamic therapy. Journal of the National Cancer Institute 1998; 90(12):889–905. [PubMed Abstract]
5. Gudgin Dickson EF, Goyan RL, Pottier RH. New directions in photodynamic therapy. Cellular and Molecular Biology 2002; 48(8):939–954. [PubMed Abstract]
6. Capella MA, Capella LS. A light in multidrug resistance: photodynamic treatment of multidrug-resistant tumors. Journal of Biomedical Science 2003; 10(4):361–366. [PubMed Abstract]
Sağlık ile ilgili diğer haberleri görmek için buraya tıklayın.