Tesla, Hawaii’de bulunan Kauai Adası’na güneş enerjisi tesisi kurdu
Tesla’nın Hawaii’ye bağlı Kauai Adası’nda kurduğu güneş enerjisi santrali, şirketin sadece bir ürün lansmanı olarak görülmemekte. Tesla’nın bu tesisi, SolarCity şirketini bünyesine katmanın akıllıca bir hareket olduğunun göstergesi olmasının yanında, bir ihtiyaç olduğunun da göstergesidir. Bu projeyle birlikte, az güneş alan bölgeler dahil, güneş enerjisini (ve diğer yenilenebilir enerji çeşitlerini) her yerde üretebilmek, pratik ve uygun maliyetli bir seçenek haline getirmek mümkün olacaktır. Projenin bu bu misyonu yerine getirebilmesi ise, şirketin büyük vizyonuna ulaşmasına yardımcı olacaktır.
[irp posts=”9734″ name=”Elon Musk’tan Tesla için ‘en iyi fan yapımı reklam’ yarışması”]
Tesla’nın SolarCity’i satın almasının ardından akıllarda bir takım sorular oluşmuştu. Bazı kesimler finansal açıdan bir elektrikli araba üreticisinin, solar paneller üreten bir şirketi satın almasına anlam verememişti. Bu sorulara basın yoluyla çeşitli cevaplar vermeye çalışan Tesla, artık bir takım soruların cevaplarını görsel olarak herkesin karşısına sunuyor.
Güneş enerjisinin üretimi ve depolanması entegre bir sistem haline geldi
Tesla, iki şirketin tek çatı altında birleştirilmesinin getirdiği kazançları artık açıkça ortaya koymakta. İlk olarak SolarCity’nin güneş paneli çatı sistemini tanıttığı bir etkinlikte, Tesla da Powerwall 2 depolama sistemini tanıtmıştı. Kauai Tesisi projesiyle birlikte Tesla, ticari ve hizmet amacıyla yapacağı daha büyük projelerin büyük ölçekte nasıl uyarlanabileceği hakkında, tüketici pazarındaki potansiyelini test edebilecek bir deneme tesisi oluşturmuş oldu.
Tesisin tamamı yıllık 19,438 MWh elektrik üreten, 13 MW’lık bir enerji kapasitesine sahip. Depolama sistemi ise yıllık 52 MWh elektrik enerjisi depolayabiliyor. Tesis için Kauai Adası ile yapılan anlaşma ise, kWh başına 13,9 cent maliyetle 20 yıllık sözleşme şeklinde. Bu maliyet ise, adanın mevcut kullandığı dizel yakıtların maliyetinin yarısından bile daha az. Yeni sistem, 4,500 adet haneye ve 67,000 kişilik büyük bir nüfusa sahip adanın, gece gündüz enerji ihtiyacını karşılayabilecek.
Tesla, sürdürülebilir enerjinin geleceğini şekillendiriyor
Tesla, SolarCity’i bünyesine katmasının ardından, sürdürülebilir enerji üretimi yapması, bu enerjinin depolanması ve enerjinin sürdürülebilir şekilde tüketilmesi anlamında, zincirin bütün aşamalarını elinde tutan tek şirket olma avantajını ele geçirmiş oldu. Bu avantajla birlikte SolarCity panelleriyle güneş enerjisinden faydalanabilecek, ürettiği bu enerjiyi Powerwall 2 ürünüyle depolayabilecek ve Tesla ürünleriyle bu enerji sürdürülebilir şekilde kullanabilecek.
Tesla bu tesisle birlikte dayanıklı ve güvenilir bir güneş enerjisine sahip olunabilineceğine inanıyor. Normalde evlere doğrudan entegre edilmiş güneş panelleri, güneş çıktığında elektrik besler ve bir bulut güneş ışığını engellediğinde verilen elektrik kesilir. Rüzgar veya güneş enerjileri gibi yenilenebilir enerjilerin depolanması aslında temel bir ihtiyaçtır. Depolanabileceği ve ihtiyaç olunan her vakitte kullanılabileceğine dair bir güven vermediği sürece, yenilenebilir enerji kullanımından yüksek verim alınabilmesi oldukça zordur.
Tesla bu projenin ardından sistemlerini entegre edebileceği yeni bölgelerle de ilgilenmekte.
